Felsefeci Mehmet Akkaya’nın Erenler Eğitim ve Kültür Vakfı’nda (ESENYURT) bir konferansı oldu. Şeyh Bedreddin konulu toplantının bana düşündürdüğü birkaç noktaya değineyim. Program vakıf başkanı Yavuz Selçuk’un konuşmasıyla başladı. Direniş türküleri de sunuma eşlik etti.

Bedreddin hareketinin sadece halkı eğitmek meselesi olmadığını, düzeni değiştirme meselesi olduğunu anlatan Akkaya, Bedreddin, Börklüce Mustafa ve Torlak Kemal’in varlık anlayışı üzerinde durdu. Akkaya’ya göre varlık felsefesinden yola çıkarak varlıklar arasında hiyerarşi yoktur öyleyse toplumda da sınıfsal hiyerarşi olmamalıdır; yaratan ve yaratılan birdir diyerek diyalektik düşünceyi hayata geçirmişlerdir. Bedreddin’e sorulacak olursa sınıfsal hiyerarşi geçersizdir.

Destan Geleneği

Destan geleneğini günümüze taşıyanlar ve günümüzden gelecek kuşaklara aktaranlar. Destancılar, şairler, ozanlar, ressamlar, sosyologlar ve felsefeciler. Aşık İhsani’nin dediği gibi ‘her kim ki ben çağımdan ve suyunu içtiğim, ekmeğini yediğim toprağımdan yanayım’ diyenler bugünü yarınlara, gelecek kuşaklara taşıyanla, dinleyenler, tartışanlar bir araya gelmeye devam ediyor. Nazım Hikmet’in 1939 senesinde tarihin rafları arasından indirip tozunu üfleyerek aydınlığa çıkardığı Şeyh Bedreddin Destanı zaman içinde genişleyerek yolculuğuna devam ediyor.

Bedreddin baktı kemerlerden dışarıya

dışarıda güneş var

yeşermiş avluda bir ağacın dalları

ve bir akarsuyla oyulmaktadır taşlar.

Bedreddin’e Marksist Yorum

Mehmet Akkaya bu akarsuyun bir damlası olabilmek, Şeyh Bedreddin’in uğruna hayatını verdiği ‘yarin yanağından gayrı her şeyin ortak olduğu’ bir dünyanın kurulması için yapılan mücadelesinin Marksist bir analizini yaparken giderek daha çok dikkat çekiyor.

Sunumda, Karl Marx’ın çizgisi ile Pir Sultan Abdal’ın, Mustafa Suphi ve yoldaşlarının, Nazım Hikmet ve daha nice halk önderiyle paralelliği de kuruldu. Akkaya, Bedreddin Devrimi dediği hareketin yatay ve dikey plandaki düşünce akrabalarını da andı.

Hikmet Kıvılcımlı’nın Katkısı

Erenler Eğitim ve kültür Vakfı’ndaki konferans’ta konu Kıcılcımlı’ya da geldi. Akkaya’nın dediğine bakılırsa Dr Hikmet Kıvılcımlı, Bedreddin hareketinin sosyal devrimlerin ilki olduğunu söylerken haklıdır. Kıvılcımlı, hatırlanacağı gibi tarihsel devrim, sosyal devrim ayrımı yapmıştı.

Mehmet Akkaya felsefe alanında yaptığı çalışmalarla emekçilerin, hayatı ve geleceği nasıl yorumlamak ve geleceği hangi temeller üzerinde kurmak gerektiğini bilimsel olarak ortaya koyuyor. Panele dinleyici olarak katılan herkes ortaya konulan bu sınırsız ve eşsiz bilimden aklının yettiği kadar ihtiyacı ve isteği kadar alıyor. Teşekkürler dostum Akkaya. İyi ki varsın.