site logo
  • ANASAYFA
  • FELSEFE
  • POLİTİKA
  • SANAT
  • HAKKINDA
  • KİTAPLAR
  • KONUK
  • ETKİNLİK
Mart 10, 2024  |  By Mehmet Akkaya In Felsefe, Politika, Sanat

Danimarka Programı Netleşti

431992499_3643777162540603_4579875076514956063_n

Felsefe ve felsefenin sorgulanması üzerinden, Mart ayı yapacağımız sunumların yol haritası belli oldu. Pasaport ve vize gibi bürokratik uygulamaların alt edilmesinden sonra içerik de büyük oranda şekillendi diyebiliriz. Danimarka programlarını, yalnızca bir dizi programdan ibaret saymak kanaatimce yanlış olur. Onlar aynı zamanda yeni bir felsefi yolculuk, yeni felsefi dostluklar, yeni bakışlar, yeni düşünceler ve yeni dünya arayışları anlamına da gelir. Netice itibariyle Danimarka’nın soğuk iklimini, değiştirme kültürü olarak düşündüğümüz felsefi etkinlikler ile hareketlendirip ısıtmak üzere 3 sunum (konferans) organize edildi. Sunumlar için Danimarka’nın üç büyük kenti seçildi: Odense, Kopenhag ve Aarhus.

İlkinde felsefenin ve Marksist felsefenin karakteri üzerinde durup ortaya çıkan pozisyondan dünyaya ve özellikle de ülkemizdeki siyasal gelişmelere ve emek hareketinin durumuna bakmayı planlıyoruz. Burada Marksist felsefenin özgünlüğü, burjuva-liberal felsefelerle ayrım noktaları öne çıkarılır. Marksizmin içine sızdığı düşünülen milliyetçi, modern, laik ve aydınlanmacı hurafelere dikkat çekmek gerekecek. Proletarya bilimi olarak betimlediğimiz tarihsel materyalizmin, kavramları değil, ekonomik ve sosyal olguları temel aldığına işaret edilir. Dolayısıyla onun, kamuculuk, millicilik, devletçilik, kooperatifçilik, belediyecilik türünden reformist bir ideoloji olmadığı, tersine devrimci bir teori olduğunun altını çizmek gerekecek. Bununla birlikte işçi sınıfı – emek- hareketinin önünü açacak şekilde reform ve ezilenlerin gücünden, neden yararlanılması gerektiği, halklar ile dayanışma içinde olmak gerektiğini de işaret etmek gerekecek. Sunumun, 11. Tez’e vurgu ile bitirilmesi uygun olur: Filozoflar şimdiye kadar dünyayı yalnızca yorumladılar oysa dünyayı değiştirmek gerekir!

Ülkemizin önemli devrimci dinamikleri arasında Kürt özgürlük hareketini, Kızılbaş/Alevi toplumunu, kadın hareketini ve çevre mücadelesini mutlaka anmak gerekiyor. Bunların içinde kuşku yok ki Kürt sorunu en başta geliyor ve pratiği ile yalnız Türkiye toplumunu değil, Kürdistan, Ortadoğu, Asya ve hatta tüm dünya halklarını da ilgilendiriyor. Soruna çeşitli açılardan bakılabilir. Biz Marksist felsefe ve sınıf mücadelesi açısından bakmayı tercih edeceğiz. Self determinasyon hakkı üzerinde duracağız. Doğaldır ki, sosyal tarihin son beş yüz yılı içinde felsefi bir gezinti kaçınılmaz olur. Avusturya Marksist Partisi dahil olmak üzere Rus ve Alman sosyalist partilerinin tavrına ve Kaustky, Lenin, Stalin isimlerine yer vermek zorunlu görülüyor. Keza Türkiye’nin tarihine ve bölgedeki çatışmalara da değinmek icap eder.

Türkiye’de emek hareketinin en dinamik müttefiki olarak Alevi /Kızılbaş hareketini saymak son derece önemlidir. Sorunları büyük olan bir toplum olmasından dolayı mücadele alanında daha çok görünmektedir. Felsefi kaynakları kadar sosyal ve politik kaynakları da merak konusudur. Eşitlikçi bir toplum olması, ilkel komünal üretim tarzına dayandığının göstergesi olabilir. Dolayısıyla İslam veya benzeri dinlerden etkilenen değil de tam tersine etkileyen bir inanç sistemi olduğuna dair pekçok veri bulunmaktadır. Kendine özgü bir inançsal veya dinsel boyutu olmakla birlikte kültürel, felsefi bir yönü de bulunmaktadır. Teorisini “yol” kavramıyla ortaya koyan Alevi/Kızılbaş inancı, bünyesinde belli bir kavram seti ve terminolojiyi de barındırır. Uygar topluma geçişle birlikte kurumlaşma, dede ocaklarından dergahlara ve cem evlerine doğru yeni bir inşa süreci var. Bu dönüşümle birlikte Alevilik, bugün için geride kalan binlerce yıllık mücadele geleneği ve özgürlük arayışı anlamına gelir.

Previous StoryEstetik İncelik ve Yapaylık
Next StoryTiyatro, Kadın ve Özgürlük

Son Yazılar

  • Düşman İkiz Kardeş
  • Yazarlar Ne Yazıyor?
  • Kentlerin Çekim Gücü
  • Ahlak Ve Eşitlik Üzerine / Feyzi Çelik (Avukat-Yazar)
  • Etik Olan Nedir

Arşivler

  • Eylül 2025
  • Ağustos 2025
  • Temmuz 2025
  • Haziran 2025
  • Mayıs 2025
  • Nisan 2025
  • Mart 2025
  • Şubat 2025
  • Ocak 2025
  • Aralık 2024
  • Kasım 2024
  • Ekim 2024
  • Ağustos 2024
  • Temmuz 2024
  • Haziran 2024
  • Mayıs 2024
  • Nisan 2024
  • Mart 2024
  • Şubat 2024
  • Ocak 2024
  • Aralık 2023
  • Kasım 2023
  • Ekim 2023
  • Eylül 2023
  • Ağustos 2023
  • Temmuz 2023
  • Haziran 2023
  • Mayıs 2023
  • Nisan 2023
  • Mart 2023
  • Şubat 2023
  • Ocak 2023
  • Aralık 2022
  • Kasım 2022
  • Ekim 2022
  • Eylül 2022
  • Ağustos 2022
  • Temmuz 2022
  • Haziran 2022
  • Mayıs 2022
  • Nisan 2022
  • Mart 2022
  • Şubat 2022
  • Ocak 2022
  • Aralık 2021
  • Kasım 2021
  • Ekim 2021
  • Eylül 2021
  • Ağustos 2021
  • Temmuz 2021
  • Haziran 2021
  • Mayıs 2021
  • Nisan 2021
  • Mart 2021
  • Şubat 2021
  • Ocak 2021
  • Aralık 2020
  • Kasım 2020
  • Ekim 2020
  • Eylül 2020
  • Temmuz 2020
  • Haziran 2020
  • Mayıs 2020
  • Nisan 2020
  • Mart 2020
  • Şubat 2020
  • Ocak 2020
  • Aralık 2019
  • Kasım 2019
  • Ekim 2019

Kategoriler

  • Etkinlik
  • Felsefe
  • Genel
  • Hakkında
  • Kitaplar
  • Konuk Yazar
  • Politika
  • Sanat
  • slider
  • Uncategorized

Sayfalar

  • #14 (başlık yok)
  • Biyografi
  • İletişim
  • Sample Page

Sayfalar

  • #14 (başlık yok)
  • Biyografi
  • İletişim
  • Sample Page

Son Yazılar

  • Düşman İkiz Kardeş
  • Yazarlar Ne Yazıyor?
  • Kentlerin Çekim Gücü
  • Ahlak Ve Eşitlik Üzerine / Feyzi Çelik (Avukat-Yazar)
  • Etik Olan Nedir

Kategoriler

  • Etkinlik
  • Felsefe
  • Genel
  • Hakkında
  • Kitaplar
  • Konuk Yazar
  • Politika
  • Sanat
  • slider
  • Uncategorized

İletişim

e-posta – akkaya44@hotmail.com Telefon - 0544694 5456
Bu site 2019 Tarihinde Mehmet Akkaya Tarafından Yapılmıştır