8 saat çalışma 8saat dinlenme 8 saat canım ne isterse Tarih derken sınıf mücadelesi tarihini anlıyoruz. Çünkü tarih, yani uygarlık tarihi esasen sınıflar arası mücadelenin tarihinden başka bir şey değildir. Tarih bilinci deyince de, sınıf mücadelesi bilinci denilmek isteniyor. 1 Mayıs’ın tarihini de bu çerçevede ele almak gerekir. Bu anlamda tarih, yalnızca geçmiş değildir. Tarih […]
Marx Olsaydı Ne Derdi?
Bir davanın daha sonuna geldik. Kamuoyunda “Gezi davası” olarak bilinen ve mahkemesi bir süredir devam etmekte olan davadan söz ediyorum: Ağırlaştırılmış müebbet, yüzlerce yılı bulan hapis cezaları, halklara verilen gözdağı, sıradaki davaları yönlendirmek için emsal uygulamalar… Kararı duyunca ilk aklama gelen, ulus devlet ve hukuk felsefesi başlıklı bir yazı yazmak oldu. Sonra bunu daha dinamik […]
Şiir = Müzik + Resim
Sözün içeriği ve biçimi arasındaki ilişkiyi konu etmek yeni bir sorun değil. Ne söylendiği mi, yoksa nasıl söylendiği mi önemlidir sorusunun yanıtı da muhteliftir. İlk kuşak filozofların, yazdıklarını ölçülü bir tarzda yazdıkları düşünüldüğünde sözün formu epeyce önem kazanıyor. Thales’ten Herakleitos’a; matematik filozofu Pisagor’dan dört ögeci Empedokles’e dek pek çok filozofun ölçülü yazdığı düşünülür. Buna Homeros’un […]
Ana Akım Felsefeden Kopmak / Dr. Kuzey Çelik
Geçen hafta hararetli bir felsefe tartışmasının içinde buldum kendimi. Epeydir planlıyorduk felsefeci Mehmet Akkaya ile bir fikir tartışmasına girmeyi. Kısmet 20 Nisan 2022, Çarşamba akşamıymış, gerçekleşti sonuçta. Akkaya ile dostluğumuz eskilere dayanıyor. Felsefe ortamlarında birlikte “öğrenci” olmuştuk. Naci Soykan, Betül Çotuksöken, Afşar Timuçin, Ahmet İnam, Teoman Duralı, Tüten Ang, Cengiz Çakmak gibi Türkiye’nin önemli felsefecilerini […]
Marx/Engels’in Anti Felsefesi
Marx: Benim diyalektiğim Hegel’inkinden yalnız “farklı” değil, onun “tam tersidir”. Marx, yeni ve farklı bir felsefe kurmuyor, onun tersinden söz ediyor, ana akım felsefeyi ortadan kaldırıyor. Marx ve Engels için varlığın tersi yeni bir varlık değildir. Var olmanın zıddı, onun ortadan kalkması, kaldırılması ve yok olması, yok edilmesidir. Buna göre Marx’ın, eski felsefelere benzer tarzda […]
Bir Soru: Geçmiş Geçmiş midir?
Alman filozofu Leibniz, varlığın temeline monad dediği soyut atomları koymuş ve maddi dünya ile birlikte zamanı da buna göre açıklamıştır. Onun nazarında her monad, geçmişin izlerini ve geleceğin taslağını kendinde taşıyor. Bu noktadan hareketle bir tarih ve toplum felsefesi kurabiliriz ama yazımın içeriği, ancak dolaylı olarak tarihtir. Bu yüzden de tarih sorununa değinmekle yetiniyorum. Ben […]
Gece Kar Gibi Erir!
Başlık yaptığım ifade Emirali Yağan’ın bir şiir dizesidir. Onun adını 1990’lı yıllarda, siyasal kamuoyunda duyuyordum. Şiir ve edebiyatla yakından ilgili biri olduğunu da yine aynı çevrelerden işitmiştim. Sonraki yıllarda şiirlerini okumuş biri olarak tanışmak da istemişimdir. Bir araya gelmemiz ise 2010’lu yılları buldu. Bir resim sergisinde buluşup tanıştık. Tahmin ettiğim bir görüntüye ve psikolojiye sahipti. […]
Romana Ramak Kalmak
Bir Umut Bir İnsan: ROMANA RAMAK KALMAK Edebiyat türleri arasında yer alan anı yazımı, görünürde kolay gerçekte zor olan türlerden birisidir. Çünkü olabildiğine öznellik söz konusudur. Anı yazıcısının, bu öznelliği bazen fark etse bile farkında olmadan uyguladığı anlar da olabilmektedir. Bu yüzden anı kitaplarının okunur olabilmesi için yazarın, nesnelliğe mümkün olduğu kadar özen göstermesi gerekir. […]
Eleştiriye Eleştirel Yanıt! / Mustafa Güler
Sayın Mehmet Akkaya’ya, zaman ayırıp kitabımı detaylı inceleyerek yaptığı uzun eleştiri için çok teşekkür ediyorum. Eleştiri geliştirir. Kusursuz bir kitap yazmadığımı ve yaptığı eleştirileri not aldığımı ve faydalanacağımı da belirtmem gerekir. Bu yazıda, eleştirilere yanıt vermekten çok, konuları ele almanın gerekçelerini sunmak istiyorum. Akkaya’nın metnine mehmetakkaya.org sitesinden bakılabilir. 98 yıllık cumhuriyet döneminde yönetime gelen 66 […]