Perşembe günü Farklı Fikirler Kulübü’nün (FFK) yeni bir toplantısındaydım. Konu sinema sanatı ve özellikle de “Münih’te 21 Saat” adlı filmin değerlendirilmesiydi. Grupta meslekten sinemacılar olmayınca sunumu yapmak, filmi değerlendirmek de bana düştü. Sunumuma pek çok yönden itirazlar da geldi. Tartışma, bir ara kızışır gibi de oldu. Zaten sunumlar farklı fikirler eşliğinde olduğu için karşıtlıklar da […]
Marx, Hayat ve Sanat
Toplumcu Gerçekçi Sanat Marx’ın ve Marksizmin yeni bir dünya görüşü olarak yaşama ağırlığını koymasıyla birlikte düşüncenin tüm disiplinlerinde bir nevi “Kopernik Devrimi’ yaşanmıştır. Bilimde, felsefede, politikada ve konumuz olan sanatta bu devrimin belirleyiciliği söz konusu olmuştur. Emek kategorisi estetiğin önemli bir bileşeni olmuştur. Buna bağlı olarak sınıf kategorisi de sanatta vurgu yapılan bir tema haline […]
Vajinadan Namus İcat Etmek!
Geçen hafta tarihi materyalizm çerçevesinde “Özel Mülkiyet, Aile ve Kadın” başlıklı bir metin paylaşmış ve devam edeceğimi duyurmuştum. Bu hafta ise konuya devlet olgusunu ekleyip Sinoplu Diyojen ve Bedreddin hareketlerini de anarak sürdürmek istiyorum. Marksizm açısından özel mülkiyetle kastedilen kullanım eşyaları değildir, bir bakıma burjuva-feodal özel mülktür. Buna üretim araçları demek daha doğrudur. Bu anlamda […]
Değer Yargılarının Kurulması!
Nietzsche (Niççe) ve Foucault (Fuko) gibi filozoflar çağdaş dönemin en renkli filozofları oldular. Farklı Fikirler Kulübü de bu hafta konuyu Nietzsche ve Foucault olarak belirlemişti. Öneri tarihçi arkadaşımız Erdoğan Durmuş’tan geldi ve konuyu da benim sunmamı önerdi. Tartışma katılımcıların da dahil olması üzerine iki üç saati geçti. Ben sunumumda bilhassa Foucault bağlamında öne çıkardığım birkaç […]
Özel Mülkiyet, Aile ve Kadın
Tarihi Materyalizm Açısından ÖZEL MÜLKİYET, AİLE VE KADIN Marksizmin eşitlikçilik anlayışını özetleyen bir ifade olarak ‘bir tek kişi bile özgür değilse insanlık özgür değildir’ argümanının altını çizmek gerekir. Burada Marksizmin özüne uygun olarak özgürlüğü eşitlik olarak anlamak daha doğrudur. Halihazırda yeryüzü üstünde değil bir kişi, insanlık büyük kitleler halinde özgürlükten yoksun bir biçimde yaşamaktadır. Başta […]