site logo
  • ANASAYFA
  • FELSEFE
  • POLİTİKA
  • SANAT
  • HAKKINDA
  • KİTAPLAR
  • KONUK
  • ETKİNLİK
Kasım 3, 2024  |  By Mehmet Akkaya In Felsefe, Politika, Sanat

Ekim Devrimi ve Güncelliği

ekim devrimi

Sanat Felsefesi Açısından

EKİM DEVRİMİ VE GÜNCELLİĞİ

Ekim Devrimi’nin 107. yıldönümündeyiz. Resmiyette 25 Ekim 1917, devrimin başlangıcı kabul edilir. Rusya tersine çevrildi denilebilir bu devrimle birlikte. Her şey tepetaklak oldu. Platon’un süpürdüğü emekçi insan tipi yönetime geldi. Hegel’in başaşağı duran sistemi karşıtına dönüştü. Tabir yerindeyse karalar ak oldu, ayaklar baş oldu.

Bolşevik İhtilali de denilen Ekim Devrimi ile birlikte Rusya toplumu, ülkede yaşayanların kontrolüne geçti. Sınıf, sömürü ve ayrıcalıklı yapılara son verildi. Emekçiler ve ezilenler Rusya’nın sahibi oldular. Emek, beden, üretim, bilim, felsefe ve konumuz olan sanat özgürleşti. İşçi ve köylüler gibi sanatçılar da yurdun efendisi haline geldiler.

Ekim Devrimi’yle birlikte sanat, piyasadan ve sermayeden özgürleşti. Sanatçı geçim ve gelecek kaygısı gütmeden estetik üretimine yoğunlaştı. Daha da önemlisi sanatın tüm dallarında kitleselleşme, yoğunluk ve derinleşme görüldü. Sinema başta olmak üzere tiyatro, müzik, roman, resim, mimari, opera ve balede çığır açan bir zenginlik ortaya çıktı.

Tüm bu gelişmeler Sovyet ülkesinde yepyeni bir yaşam, düşünme ve kültürün doğduğunun göstergesiydi. Rus proletaryası, yoksul köylüler ve onların komünist partisi, genç ve tecrübesiz olması nedeniyle, kuşkusuz ki yanlış ve hatalı uygulamalara da neden olmuştu. Bu hafta Felsefenin Gözü’nde Ekim Devrimi’ni, bilhassa sanatsal, politik ve benzer uygulamalar açısından masaya yatırıyoruz.

Ekim Devrimi, insanlık tarihinde bir dönüm noktası oldu. Kepler, Kopernik ve Galilei’nin güneş sistemini tersine çeviren fiziksel devrimi ne ise sosyal dünyanın tersine çevrilmesi anlamına gelen Ekim Devrimi de aynı öze ve biçime sahipti. Yalnızca ana akım felsefe ve bilim teorileri zıttına dönmekle kalmadı, yalnızca Platon, Kant, Hegel reddedilmedi! Oryantalist bakış açısı da tümden sorgulanıp aşıldı. Hatta Ekim Devrimi, Marx ve Engels gibi dehaların Batı merkezli (kapitalizm) devrim teorilerinde bile radikal kopuşlar yaratarak ihtilalin merkezini Batı’dan Doğu’ya kaydırmış oldu. Dünya doğudan kuşatılmaya, kentler kırlardan giderek özgürleşme yolunu izler oldu.

Devrim, giderek Çin başta olmak üzere Doğu Avrupa, Asya ve sömürge ülkelere de yayılma imkanı buldu. Marksist teori doğrulanırken bir yandan da evrensel bir yapı kazanmaya başladı. Eski burjuva ve feodal değerlerden kopuşlar niceliksel değil, radikal oluyor, yepyeni bir dünya kuruluyordu. Tarih yeniden yapılıyor ve yeniden yazılıyordu. Bu yenilik karşısında eski olan, katı olan ne varsa ya buharlaşarak yok oluyor ya da biçim ve içerik değiştiriyordu. Sanat, siyaset, felsefe gibi bilim de yeni bir nitelik kazanmıştı. Devrimin daha ilk günlerinde yeniliğin sınırları konusunda bolşevikler kendi aralarında büyük kuramsal tartışmalara girmişlerdi. Temel konularda belli bir netlik olsa da pek çok konuda da sesler, tezler ve teoriler birbirinden farklıydı. Tezler ve anti tezler çatışma halindeydi. Bu zıtlıklardan sanat ve edebiyat dünyası da üzerine düşen payı alıyordu.

Previous StoryDünyanın Işığı Yeraltında
Next StoryKomün TV’de Devrim ve Sanat / Hakan Rakip

Son Yazılar

  • Veganizm, Kitap ve Yayınevi
  • Felsefe mi, Sanat mı?
  • Fotoğrafçılık Bir Sanat mıdır?
  • Devrimci Edebiyatın Neresindeyiz?
  • Felsefe, Dil ve İbadet

Arşivler

  • Ekim 2025
  • Eylül 2025
  • Ağustos 2025
  • Temmuz 2025
  • Haziran 2025
  • Mayıs 2025
  • Nisan 2025
  • Mart 2025
  • Şubat 2025
  • Ocak 2025
  • Aralık 2024
  • Kasım 2024
  • Ekim 2024
  • Ağustos 2024
  • Temmuz 2024
  • Haziran 2024
  • Mayıs 2024
  • Nisan 2024
  • Mart 2024
  • Şubat 2024
  • Ocak 2024
  • Aralık 2023
  • Kasım 2023
  • Ekim 2023
  • Eylül 2023
  • Ağustos 2023
  • Temmuz 2023
  • Haziran 2023
  • Mayıs 2023
  • Nisan 2023
  • Mart 2023
  • Şubat 2023
  • Ocak 2023
  • Aralık 2022
  • Kasım 2022
  • Ekim 2022
  • Eylül 2022
  • Ağustos 2022
  • Temmuz 2022
  • Haziran 2022
  • Mayıs 2022
  • Nisan 2022
  • Mart 2022
  • Şubat 2022
  • Ocak 2022
  • Aralık 2021
  • Kasım 2021
  • Ekim 2021
  • Eylül 2021
  • Ağustos 2021
  • Temmuz 2021
  • Haziran 2021
  • Mayıs 2021
  • Nisan 2021
  • Mart 2021
  • Şubat 2021
  • Ocak 2021
  • Aralık 2020
  • Kasım 2020
  • Ekim 2020
  • Eylül 2020
  • Temmuz 2020
  • Haziran 2020
  • Mayıs 2020
  • Nisan 2020
  • Mart 2020
  • Şubat 2020
  • Ocak 2020
  • Aralık 2019
  • Kasım 2019
  • Ekim 2019

Kategoriler

  • Etkinlik
  • Felsefe
  • Genel
  • Hakkında
  • Kitaplar
  • Konuk Yazar
  • Politika
  • Sanat
  • slider
  • Uncategorized

Sayfalar

  • #14 (başlık yok)
  • Biyografi
  • İletişim
  • Sample Page

Sayfalar

  • #14 (başlık yok)
  • Biyografi
  • İletişim
  • Sample Page

Son Yazılar

  • Veganizm, Kitap ve Yayınevi
  • Felsefe mi, Sanat mı?
  • Fotoğrafçılık Bir Sanat mıdır?
  • Devrimci Edebiyatın Neresindeyiz?
  • Felsefe, Dil ve İbadet

Kategoriler

  • Etkinlik
  • Felsefe
  • Genel
  • Hakkında
  • Kitaplar
  • Konuk Yazar
  • Politika
  • Sanat
  • slider
  • Uncategorized

İletişim

e-posta – akkaya44@hotmail.com Telefon - 0544694 5456
Bu site 2019 Tarihinde Mehmet Akkaya Tarafından Yapılmıştır